Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Bir böceğe bitti bölüm!
Sezon: 1 Bölüm: 9

Mahallenin bandocuları

Kandemir ve Bahadır sekizinci bölümün sonunda malum dinleme cihazını Ceyhun'a yakalatmışlardı. Dokuzuncu bölüm aynen kaldığı yerden devam etti ki bu bizim Ulan İstanbul'da çok da alışık olduğumuz birşey değil malumunuz. Bu olayı da ört bas etmeyi başardılar ama Shan Li iyice günah keçisi oldu be abicim- yazıktır! (Yaren gibi söylüyoruz burayı.)

Çete o gün Ceyhun'u işe göndermemek için elinden geleni yaptı. Peki neden? Hani velev ki Ceyhun gider de kaç gündür görmediği böceği o gün görür diye korktular! İşte burada bir eleştiri getireceğim çünkü ciddi absürt kaldı Ceyhun'u işe göndermemek için yapılanlar- yok efendim kurşun dökmeler, yok bölümün yarısını mahalledeki kutlama hazırlıklarına ayırmalar... Sanki süreyi doldurmak için geçiştirilen sahneler var gibi gibi.. Ah nerede o ilk bölümlerin dolu dolu sahneleri!
 
Serpil'in saatli bombaya dönüştüğü anlar.

Bahçedeki mangal partisinden akılda kalanlar- Derya'nın yanan koluna Ferdi'nin “Öpeyim de geçsin diycem ama olmayacak..” demesi, Serpil'in en olmayacak yerde ortaya çıkıvermesi, muhtarla cilveleşen Şehriban'ın Ceyhun'u sinir etmesi, çok şükür ki artık Hayati'nin Nevizadelerin evinde yine saçma sapan işler peşinde koşarken yakalanması (Hayati kıvırmaya çalıştı ama Carlos yemedi) ki bana ilerleyen bölümlerde bu Hayati'nin tuhaf hareketlerinin sebebini merak edip araştıracaklar gibi gelmiyor değil. Vee tabi ki hiç şüphesiz bölümün en güzel sahnesi: Beyaz Kelebekler! Eski Türk filmi efektiyle hazırlanan sahne enfesti -ağzım kulaklarımda izledim- ha bir de Ceyhun'a ilk defa yakınlık duydum bu sahne sayesinde, ağlaması bir şirindi yani! Ceyhun'a not: seninle vakit geçirmek için toplantıya gitmeyip azar yemeyi göze alan ve bunu da açıkça dile getiren Esra'yı anla be artık Ceyhun! Yılın polisi seçilmeni ve yaptığın duygusal konuşmayla kitleleri coşturmanı da kutluyorum :)
 
Bir tutam Yeşilçam efekti- Beyaz Kelebekler!

Carlos’la Yaren aşk kuşlarıydı bu bölüm, onlardan yana neşemiz yerindeydi anlayacağınız. Ama bu ikilinin öpüşememe sorununa bir çözüm bulunması şart! Şart ki neden? Çünkü tam malum sırada şak diye anı bölmek için kullanılan bahaneler artık sıkmaya başladı- ısıtıp ısıtıp aynı numara!

Ferdi ve Derya ise kilitli kaldı lokantada. Kaldı da ne oldu- yine bir çözüm bulamadılar! Yine Derya konuştu, Ferdi sustu. Yalnız bu konuda beklediğim bir şey vardı ki o da Kandemir'in Ferdi'ye Derya'yı yasakladığı anın tek şahidi Carlos'un bunu Derya'ya ya da Yaren'e patlatmasıydı. Ve beklediğim oldu Yaren'e söyledi- sizce bunu Derya'nın duyması kaç zaman alır sayın izleyici? :)
 
Ceyhun'un gözlerinin dolduğu- ilk kez kalbimize dokunduğu anlardan..

Merak ettiğim bir mevzu var ki o da şu; Carlos'un gerçek adı ne? Tamam öğrenince ne olacak diyeceksiniz de merak işte ;) Ay, mahalleli de hiç merak edip sormuyor ki “Evladım sana Carlos diyoruz ama gerçek adın nedir senin?” diye düşünürken Yaren sordu sorumu bu bölüm ama cevap alamadık.

Final sahnesinde ise Ceyhun boyacı kılığındaki bizimkileri tanımasın diye Derya tuttu öptü adamı. Şaka maka öptü yani; farkında mı acaba! Bunu nasıl toparlar bilemiyorum da Ferdi'nin o bakışını unutmuyorum sayın seyirci! Ayıkla pirincin taşını Derya şimdi, senin mesain bundan böyle uzun! Bölümün en flaş sahnesi: final sahnesi oldu bence.
 
Baş başa kaldık ama yine sustuk!

Servet Abi’ye değinmeden geçemeyeceğim! Çok güzel konulara eğiliyor abimiz; bu bölüm emekli maaşlarının az olduğundan, hayatın pahalılığından yakındı. Arkadaşlarıyla bi büyük içmeye gittiği yerde gelen hesaba tepkisi ise beni çok güldürdü: “Pardon dedim, hangi parsel bizim? Arsa mı alıyoruz yahu!” :)

Son söz- ekip çok iyi, harika enerjileri var falan ama bazı sahneler çok uzamaya, içi boşalmaya ve sıkmaya başladı. Bu sıkıntıyı hemen atlatması gerek dizinin çünkü bu dizi benim kış ekranında da görmek isteyeceğim türden bir iş. Gereksiz uzatayım, süre doldurayım derken tarihe karışmasını istemem, üzülürüm.
 
O bakışın iç sesi ne ola ki Ferdi?

Genç Servet'in kartal kanadı saçlarına selam olsun! :)


Sevgiler..


Madam Pippa
 
 
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR