* Cahit’le Ateş’in konuşmasından başladık bölüme. Babanın ‘ne mal olduğunu’ benden dinle diyen Cahit’in anlattıkları Ateş kadar bizi de şaşırttı. Alara’nın dayısı Sinan’ın Evren yüzünden intiharı meselesi ilerleyen bölümlerde açılacaktır. Fakat Cahit de öyle sinsi bir adam ki, Ateş bütün tereddütlerinde haklı. Her neyse, şaşıran Ateş babasıyla yüzleşmeye koştu yine. “Biz seni İstanbul’dan biliyoruz ama sen buralarda kimdin?” dedi babasına. Güzel soru. Bunun cevabını da öğreneceğiz tabii. Faryalı-Yıldız-Evren üçgenine ilişkin her şeyi. Bitmeyecek bu yüzleşmeler hiç, hiç. Bu seferkini polisler yarıda kesti ama. Ateş durur mu, tabii ki yardım etti babasına. Sonra da bu sefer Cahit’le yüzleşmeye koştu. Babasını kurtaracağını, ailesinin otelini yedirtmeyeceğini söyledi. Burnuna avroları dayayan Cahit’e ders vererek ayrıldı yanından: “Ben iş adamlarını insan sarrafı olur zannederdim ama siz hiç tanımamışsınız (beni).” Dediğini yaptı Ateş, istediği krediyi almasını bildi. Ama Uzay denen soysuzun kurbanı oldu. Bu iş burada kalmayacak. Ateş, Faryalı’nın da Gönenç’in de kalbini kazandı aslında. Gönenç için biraz daha uğraşması gerekecek ama Gönenç düzgün bir adama benziyor, zamanla anlayacaktır Ateş’i. Bu bölümde Alperen Duymaz’ın solo performansını izledik epey. Yaktı, geçti. Özellikle babasını tekne başında basmışken, Alara’yı kaçırdığında ağlarken ve babası geri döndüğünde darma duman olurken. Daha çok yakacak Ateş bizi.

* Gözde sarı elbisesi ve gece makyajıyla polislerin kafasını dağıtarak Evren’in kaçmasını sağladı resmen. “Borcu ne kadar?” diyerek ‘Miss Marple Yıldız’a açık verdi, ama güzel toparladı durumu. Keten ceketini savura savura polislerden kaçan Evren’le bir yuva kurmak istiyor. Olmayacağını bile bile, adamın kaypaklığını herkesten iyi göre göre, sırf bu işi yapabileceğine kendini inandırdığı için Evren’le mutlu olabileceğini düşünüyor. Evren’in onu tekne başında terketmesi sırasında ilişkilerinin aslında ne kadar uzun zamandır sürdüğünü de öğrenmiş olduk. “Hayatımın en güzel yıllarını sana verdim,” dedi Evren’e. Gözde karakteri o kadar iyi ki, burnunu sürtmesini de, tekrar kalkmasını da izleyeceğiz. Belli ki bir intikam dönemine giriyoruz ama inşallah Evren’e tekmeyi basmasını ve hayatını kurmasını da izleriz. Bir de Kurtlarla Koşan Kadınlar okur bir ara belki. Toprak Sağlam, ‘sayfiye metresine’ öyle bir hayat verdi ki bu bölüm, yıllardır içine gömdüğü bütün umutları gözünden sel gibi akıttı, kızdı, köpürdü, yumuşadı, yalvardı, son ana kadar bırakmadı. O üç dakikada bir ömür yaşadı, bize de yaşattı. Bir de söylemeden geçemeyeceğim, saçını topladığı zaman ne kadar güzel olmuştu, değil mi? O sarılardan kurtulsa aşırı yakışmaz mı kendisine?

* Aslı bu bölüm Westeros’un kuzgunları gibi kötü haber taşıdı hep. Evren’in polislerden kaçtığını, sonra da Yunanistan’a kaçacağını Aslı’dan öğrendiler. Faryalı Kelebek’le Ateş’in arasını yapıyor, onlar da zaten teşne, güzel bir ikili olacaklar besbelli. Fakat Faryalı’nın ‘sevgilisi’ olan hanımı çözemedik daha. Kiralık Aşk’tan sonra her dizide mutlaka bulunması gereken kızıl saçlı oyuncu kadrosundan mı sadece, Faryalı’yla otelin bütün işlerine koşturup misafirlere ikram yapmak dışında nasıl bir ilişkisi var, belli değil. Anlarız herhalde. Su yine epey göz yaşı döktü ama Kelebek’e “Kız kaskı mı o?” deyişi bombaydı. Cenk Su’yu güzel kandırıyor olabilir ama kendi de pek farklı değil, Uzay’ın oyununa kolay geldi. Uzay’ın bahçıvana kendini sopalattığı sahne biraz, nasıl desem, 18 yaş altına sakıncalı değil miydi yav? Ha Uzay? Alara’ya ağzını doldura doldura ‘svithört’ deyişin de kulağımdan kaçmadı, Hıncal Uluç duymasın, bu millete ‘svithart’ demeyi öğrettiğini sanıyor. Yok Alara acı çekiyor diye dediysen pardon, benim ‘svithırt’lığım. Alara da İngiltere’ye uçtu. Ateş’le Londra’da bol bol oyun izleme planları vardı, çok şahane bir karar, tek başına da uygular herhalde.

* Olaylar hızlı hızlı gelişmekteydi ve bir bölüm daha heyecanlı bir yerde sona erdi. Haftaya Gözde’nin intikamının ilk dönemini, Ateş’le Kelebek’in yüzme yarışlarını ve en önemlisi de herkesin bilfiil otelde işe başlayışını izleyeceğiz.