Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Grey’s Anatomy: Unbreak My Heart*
Sezon: 12 Bölüm: 11

Nasıl oldu bu?

Meredith’in kim olduğunu aramaya başlamasıyla biten son bölümün ardından, Grey’s Anatomy’nin yeni bölümüne büyük bir şaşkınlıkla başladık, Jackson’ın hiç tanımadığımız bir kadınla olan düğünüyle. Sonra geriye dönüşlerle April ve Jackson’ın gittikleri terapiden boşanma kâğıtlarına, aralarda ettikleri kavgalardan bol bol konuşmalarına, ikisini izlemeye başladık. Bölümün başında evlendiklerini gördüğümüz kadın  ile nasıl tanıştıklarını da anladık bu sayede.

Meğerse dört yılda tam 43 operasyon geçiren bir hastasıymış Jackson’ın, neden olduğunu bilmiyoruz henüz. Bölümün geri dönüşlerle anlatılmasının çok acıklı bir hali var aslında. Bir an çok iyi anlaştığını gördüğümüz ikilinin, bir sonraki sahnede kavgalarını, sonra tekrar ne kadar mutlu olduklarını ve sonra boşandıklarını görüyoruz. Her şeyin ne kadar çabuk ve bazen acımasızca değişebildiğini böyle olunca daha iyi fark ediyorum.

Ne kadar da normal görünüyorlar aslında.

Beraber Çin yemeği yiyip ilişkilerini konuştukları bir sırada, dünyanın en sıradan sohbeti gibi Tatiana’dan bahsettiler mesela. April’in o sırada aklına gelir miydi acaba? Sonra Jackson pat diye boşanmak istediğini hatırlatınca belki de gelmeliydi, ama Jackson bile bilmiyordu ki. April’in bebeklerini kaybettikten sonra Jackson’ı kendisi kadar üzgün olmamakla suçlaması ne kadar zordu. Halbuki Jackson’ın tek yaptığı, April daha fazla üzülmesin diye kendi duygularını hiçe saymaktı, ki bu dünyanın en ağır şeylerinden birisi aslında. Duyduğun bir haber karşısında daha üzülemeden önce bile, bu haberi duyarsa çok üzüleceğini bildiğin birisini korumaya çalışmak, kendini geri dönüşümlü bir çöp gibi görmek bir nevi. Nasılsa ben düzelirim. Ama Jackson düzelmemiş işte.

İlk zamanlardan

Biraz Sliding Doors’u hatırlattı bana bu bölüm. Mesela Jackson, son dakikada kaçırdığı o uçağı kaçırmayıp April’in peşinden gidebilseydi, belki de hiç ayrılmayacaklardı, ama onun yerine yılbaşından önce Tatiana’yı tedavi ediyordu Jackson, onunla April’dan bahsediyorlardı. April Ürdün’de savaşta yaralananlarla uğraşıyor, Jackson evde kaybettikleri bebekleri için yaptıkları beşiği sökmeye çalışırken kolunu deliyordu. Yanı başındaki insanın sana bu kadar ihtiyacı varken, senin kendine gelebilmek için bu kadar uzağa gitmek zorunda olman ne talihsiz.

Herkes pek çok mutluyken.

Bebek haberini herkese ilk söylediklerinde, hepsinin odanın içinde dans etmesi ne kadar da güzeldi, ama bu bölümde izleyince gözlerimi doldurdu resmen. Sonra Tatiana’nın April ve Jackson’ın düğün resimlerine bakması ve “Bana kimse, senin April’a baktığın gibi bakmayacak,” demesi. O kadar sevdim ki bu bölümün ‘neydi, ne oldu?’ halini, bitecek diye üzüle üzüle izledim bildiğin. Bir Jackson ve April’in kaçarak evlendikleri günün detayları, bir kavgaları, bir Tatiana, içim ezildi, kalbim kırıldı.

Ne de güzeldi.

April’in düğününü terk edip, Jackson ile kaçtıkları gece olanların detaylarını da ilk defa bu kadar gördük bu arada, ne kadar da mutlular. Kontrol delisi April adeta bir başkası. April’ın dindarlığı sebebiyle arada bir takım problemler çıksa da, ikisi de geçinmeye ne kadar niyetli. İyi geçinmenin ilk koşulu bunu istemek zaten, devamı gelir. Geriye gittikçe, Jackson’ın Tatiana’yı ilk defa ameliyat edeceği ana kadar geldik. Çok gergindi ve korkuyordu, ama bunu yapabileceğine April onu ikna etti. Yıllar sonra olacakları bilse bunu yine de yapar mıydı? Her yaptığımızda bu kelebek etkisini aklımızda tutarsak, delirmez miyiz?

April ve Jackson’ın ilk tanıştıkları yıllara, intörnlüklerine kadar döndük ve sonra boşanma kağıtlarının imzalanması. Ve son sahnede gördük ki, Jackson ve Tatiana evlenmiyormuş, Jackson Tatiana ile yürüyüp, onu damada verecekmiş. Boşanmalarına rağmen, April için derin bir iç çektim. Üstüne bir de, April hamileymiş giderayak öğrendik. 12 sezonun tüm bölümleri arasında, bu bölüm en favoriler listeme yükseklerden bir yere girdi. İyi seyirler.

*Yazıya, bölümün kendi isminden daha çok yakışan bir başlık bulamadım.

YORUMLAR




BUNLAR DA VAR