Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Yine düştük aşka, bu dizi olmaz ki başka
Sezon: 1 Bölüm: 9

Polisten kaçarken bozaya düşen ekip sabahı eder.

Ben de Özledim'in dokuzuncu bölümü önceki bölümde ortaya çıkan gizemlerin cevabını vermekle birlikte, yeni gizemlere de kapıyı araladı. Öncelikle bir adı olmasını -Leyla dışında- dilediğim Adını Hatırlamayan Kız olarak yazdığım kişinin adını öğrendik. Kapının ardında ne olduğu, Serkan'ın Şenol ile imzaladığı sözleşmesinin bir parçasını ve kahramanlarımızın başına gelen olumsuz olayların ardında kimin olduğunu öğrenebildik bu bölümde.

Bölüm kaldığımız yerden devam ediyor. Dolandırıldıklarını anlayan kahramanlarımız kafa kafaya verip düşünürler. Hepsinin kendilerine ait – Ali hariç- absürd teorileri mevcuttur. Biraz sonra kapılarına polis gelir. Ali, Osman ve Serkan arka kapıdan sıvışarak oradan uzaklaşırlar. Yine de polisin kucağına düşmeyi başarırlar. Korktukları gibi bir şey yoktur. Polis onları Serkan'ın batan gemisiyle ilgili evrak işlerini düzenlemek için aramaktadır. Ahmet de onların yanındadır. Biraz sonra tekrar bir araya gelmek üzere hepsinin yolları ayrılır. Ahmet, Osman'ı peşine katarak bankaya götürür. Ali, kızı bulma umuduyla kaldıkları hana gider. Serkan ise işlerini hallettikten sonra Deniz'i bulmak ve onun abisiyle konuşmak için limana gitmiştir.

ÜÇ HİKÂYE, BİR SONA VARIYOR
Bu bölüm bu üç kahramanımızın ayrı ayrı hikayelerini yaşadıkları bir bölüm olmuş. Serkan limana gittiğinde kimseyi orada bulamaz. Oradaki bir balıkçıya Deniz'i ve abisini sorar, balıkçı ona, orada kimsenin kalmadığını söylediğinde Serkan kandırıldığını düşünür ve oradan ayrılır. Tiyatroya gider. Sarp ona Şenol'un kendisini aradığını söyler. Şenol ile konuşmaya giden Serkan imzaladığı sözleşme gereği Şenol'un isteğiyle bir kebapçının açılışına katılır.


Kötülerin baş düşmanı, o bir halk kahramanı.

Ahmet, Osman'ın evini alması ve Damla'yı geri kazanması için kredi çekmesine yardımcı olmak istemektedir. Ahmet gerekli imzaları attıktan sonra bankadan ayrılır. Osman tuvalete gittiği sırada bankaya soyguncular girer. Bir şekilde soyguncular etkisiz hale getirilir ve herkes bunu Osman'ın yaptığını sanır. Osman da bozuntuya vermez ve kahraman olur. Damla'yı geri kazanır. Öyle ki bu bölümde kısmen de olsa onu görme fırsatını yakaladık.

Odadaki gizem ardından gelecek başka bir gizemle aydınlanır.

Ali ise kaldıkları handa Adını Hatırlamayan Kız'ı aramaktadır. Han içerisindeki bütün kapıları aralar. Şifreli kapının önüne gelir. Uzun süre şifreyi çözmeye çalışsa da başarılı olamaz. Biraz sonra içeriden Adını Hatırlamayan Kız çıkar. Melodi'nin ona verdiği dosyayı elinde tutmaktadır. Bunu kendisine göstermediği için Ali'ye kızgındır. Kız çeker gider ve Ali odaya girer. Odanın içerisinde kızın kocaman bir tablosu asılıdır duvarda. Odanın içindeki gizem böylece çözülmüş bulunmaktadır. Fakat biraz sonra yaşanacaklar yeni sorular doğuracak cinsten.

Ali ve Serkan baş başa vermişler olanları konuşmaktadırlar. Ali her şeyin altında Faruk'un olduğunu düşünmektedir. Anlattıkları Serkan'a da mantıklı gelir ve han içerisinde bu sefer ikisi birden Faruk'u aramaya koyulurlar. Ali bir odanın içerisinde -önceki bölümden de hatırlayacağımız gibi- Deniz'i bir fanus içerisinde görür. Tam Serkan'a haber vereceği sırada gizemli odada Faruk ile karşılaşır. Faruk ona çerçevenin ardına bakmasını söyler. Ali dediğini yapar ve tablonun ardında bir kapı vardır ve bu kapı bir labirente açılmaktadır. Ali yolu takip ederek başka bir odaya varır. Odada onu biri karşılar. Bu kişi adını uzun zaman önce bıraktığını söyler ve ismim yok der.

İsimsiz ve Ali'nin ilk karşılaşmaları. Son olmayacağı kesin.

ÖZÜR DİLERİM, ADIN SELİN!
Bundan sonra 'İsimsiz' olarak anacağımız bu kişi Ali'ye Selin'in peşini bırakmasını söyler. SELİN!!! Evet, sonunda öğrenebildik. Artık onun bir adı var. Defalarca ardından baka kalıp, ona seslenemeyen Ali için önemlidir bu isim. İsimsiz, başlarına gelen onca şeyin sebebinin kendisi olduğunu söyler. Dizilerinin ilk bölümün ortasında yayından kaldırılması, Serkan'ın batan teknesi, Osman'ın evini kaybetmesi, Serkan'ın evden atılması, Cihan'ın yükselişinin ardında hep o varmış meğerse. Bunları yapmasının ise tek bir sebebi! Selin'e olan sevgisiymiş. Ali'ye her şeyin tekrar düzelebileceğini fakat tek şartını yerine getirmesini söyler. Ali bunu reddederek oradan ayrılır.

Ali olanları Serkan ve Osman'a anlatır fakat Ali'ye inanmazlar. İkisi beraber odalarına gittiklerinde İsimsiz onları orada beklemektedir. Ali'yi Selin'in peşini bırakmaya ikna etmelerini ister. Böylece Serkan, Deniz'e kavuşabilecek, Osman'ın ise sahte kahramanlığı ortaya çıkmayacaktır. Ali ise o sırada Selin'in kapısındadır. Ondan özür diler. Adının Selin olduğunu söyler. Selin ona güvenemeyeceğini söyler ve ki olduğumu bulmak için gidiyorum, der. Ali bu sefer ardından seslenebilecektir, “Selin, gitme!”

BU OYUN BOZULUR MU?
Bölüm Osman ve Serkan'ın, İsimsiz ile olan konuşmalarını Ali'ye söylemeleri ve Ali'nin tekrar onunla konuşup Selin'in gittiğini söylemesiyle bitiyor. Elbette şimdilik. Dizi öyle bir hal aldı ki, en başında “Şimdi ne yapacağız?” diye sormalarının ötesine geçti. Kurgu ve gerçek iç içe olmakla beraber, işin kurgu kısmı ön plana çıkmaya başladı. Bu haliyle bir sonraki bölümde ne olabileceğine dair tahmin yapmak daha da zorlaşıyor. Merak ettirdiği kadar bıktırma ihtimali de söz konusu. Çünkü ters köşeye yatırma dediğimiz şey biraz da olsa ipucu vermekle olur. Bu bölüm Ahmet ve Burak'ın çok az göründüğü, Onur'un ise hiç görünmediği bir bölüm oldu. Yavaş yavaş hikaye ve kahramanlarımızı baz alacak bir hikaye oluyor.

Yaşanan absürd olaylar ve sağlam göndermeler kaldığı yerden devam ediyor. Özellikle bilenler için ateş almış silahtan çıkan kurşunu taş atarak farklı yöne gönderme olayına güzel bir gönderme vardı. Zaten İsimsiz karakterimizin diziye -eğer devam ederse- farklı bir boyut katacağı ve beklenen düşman olacağı aşikar. İsimsiz için şimdilik bir şey söylemek doğru olmayacaktır ama “istediğimizi çıkartır, istediğimizi batırırız” minvalinde kurduğu cümleler ile belli bir şey anlattığını düşünebiliriz. Evim Şahane programına yapılan gönderme de bir o kadar eğlenceliydi açıkçası.

10. bölümde neler olacak göreceğiz. Selin ve Ali arasında neler olacak? Ali gerçekten peşini bırakabilecek mi? Serkan, Deniz'e ulaşabilecek mi? Osman ile Damla'nın durumu ne olacak? En önemlisi İsimsiz bundan sonra ne yapacak? merakla bekliyor olacağım. Zira gündemi takip eden bir dizi Ben de Özledim. Burak Aksak yapılabilecek en iyi şekilde bunu yapıyor, hele de şimdi köşesine çekilmişken beklenti daha da büyüyor.
 
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR