Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZEL
Harvey Weinstein ile maçoluğun iktidarına giriş

Bir zamanlar Hollywood’un zincirlerini almış bir yapımcıydı, şimdiyse sokakta yürümeye cesareti yok. New York’un en ünlü simalarından biriydi, oysa şimdi yüzünü gören tükürmek istiyor.

The New York Times ve The New Yorker’ın art arda yayınladıkları dosya haberler, Harvey Weinstein’in varlığını Hollywood’dan silmeye yetti. Kendi kurduğu, soy ismini taşıyan şirketten yönetim kurulu kararıyla atıldı. Tedavi olacağını açıklayıp kaçmaya çalıştı. Ama Amerika’da “Weinstein fırtınası” henüz bitmiş değil.

Bugüne kadar 80’den fazla kadın Weinstein’i cinsel taciz ya da tecavüzle suçladı. Bazıları Weinstein’in altında çalışanlardı, bazılarıysa bütün dünyanın yakından tanıdığı ünlüler. Onunla çalışan yönetmenler ya da erkek oyuncular da Weinstein’in kadınlara karşı olan bu “tutum”unu bildiklerini ama yine de onunla çalışmaya devam ettiklerini itiraf ettiler.

Herhalde şöhret ve başarı hırsının gözleri böylesine kör etmesi incelemeye değer bir konudur. Weinstein gerçekten bir zamanlar istediği filme Oscar kazandırabilecek, istediği oyuncuyu meşhur edebilecek kadar güçlüydü. Tarantino’yu dünyanın bir numaralı yönetmeni haline getirdi. Yapımcılığını üstlendiği filmler onlarca Oscar aldı, yüzlerce kez aday gösterildiler. Tarantino’nun bugün Weinstein’in “böyle bir adam” olduğunu bilmesine rağmen onunla çalışmaya devam etmesini ancak bu “iktidar” ile açıklamak mümkün.

Zaten sözde toplantı için otel odasına çağırdığı kadınlara da vaat ettikleri bu iktidarını kullanmasından geçiyordu. Meşhur olmak istiyorsa önünde soyunacaktı ya da beraber duş alacaklardı. Yoksa piyasadan ismini sonsuza kadar silerdi. O zamanlar evet, silebilirdi de. Fakat son zamanlarda Hollywood’daki bu gücünü kaybetmeye başlamıştı. Gözden düşen yapımcının da “kirli çamaşırları” böylece ortaya saçıldı. İngiliz Observer gazetesi Weinstein’in “susturulması gerekenler” listesine de ulaştı, 91 kadının adına ulaştı. Kadınlar konuştu, Weinstein “yaşayan bir ölü” haline geldi.

Geçen günlerde Salma Hayek de The New York Times’da uzun bir yazı yayınladı. “Harvey Weinstein benim de canavarımdı” diyordu Hayek ve Weinstein’in kendi kariyeriyle nasıl oynamaya kalktığını, ondan neler istediğini ve istediklerini elde edemediğinde nasıl bir “canavar”a dönüştüğünü anlatıyordu. Dürüst bir hesaplaşmaydı bu ve tam da bu yüzden de bugüne kadar konuşmayan, konuşamayan kadınları anlamamızı kolaylaştırıyordu.

Weintein’i suçlayan, başlarından geçenleri anlatan yeterince fazla kadının ortaya çıktığını, bu sebeple de “konuşma sorumluluğundan” kurtulabileceğini düşündüğünü söylüyor Hayek. Ancak konuşmamasının sebebini, kendiyle yüz yüze gelince “Sevdiklerime nasıl açıklarım?” sorusuyla özetleyebiliyor.

Öne çıkan kadınların hikayelerini dinleyince kendini ve kendi hikayesini “hiç kimse” yahut “hiçbir şey” olarak nitelediğini de açık sözlülükle ifade ediyor Hayek. “Hiç kimse” tanımı, aynı zamanda Weinstein’in kendisini tehdit ederken dile getirdiği bir sözcük: “Hiç kimsesin!” Fakat “kadının adı olacaksa eğer” her kadının da konuşması gerekiyor bence. Hayek de konuşuyor.

Weinstein’le iş yapmaya başlamadan önce onu bir “aile babası” ve “sadık dost” olarak gördüğünü söylüyor. Fakat Frida projesinde beraber çalışmaya başladıklarında, yani Weinstein Frida’ya “evet” verdikten sonra Hayek, Weinstein’in tonla isteğine “hayır” demek zorunda kalıyor.

Onunla duş almaya hayır.

Onun beni duş alırken seyretmesine hayır.

Onun bana masaj yapmasına hayır.

Onun çıplak bir arkadaşının masaj yapmasına hayır.

Onunla oral seks yapmaya hayır.

Onun önünde başka bir kadınla soyunmaya hayır.

Hayek’in belki de en tüyler ürpertici cümlesiyse bu noktada önem kazanıyor: “En sevmediği cevap ‘hayır’ idi!” Weinstein kendi istekleri gerçekleşmeyince, sözü dinlenmeyince öylesine öfkeleniyordu ki bir defasında Hayek’e “Seni öldüremeyeceğimi sanma, öldürürüm!” diye bağırmıştı.

Aynı zamanda Weinstein, Salma Hayek’i oyunculuğundan da vurmaya çalışıyordu. Sahip olduğu tek yeteneğin “çekicilik” olduğunu söyleyerek onu aşağılıyor ve Frida filminde çekiciliğini hiç kullanmadığı için de başarısız olacaklarını iddia ediyordu. Filmin içine sevişme sahneleri koymaya çalışıyordu. Belli ki kendi fantezilerine ulaşamayınca, o fantezileri beyaz perdede izlemek istiyordu. Salma Hayek direndiğini anlatıyor. Çekimlere birkaç hafta kala filmi iptal etmekle tehdit edilmesine rağmen direndiğini anlatıyor.

Aslında Hayek’in tek istediği bir “sanatçı” olarak kabul edilmek. Bu yüzden de Frida’dan yıllar sonra Weinstein’in “iyi iş çıkarmıştın” itirafı her şeye rağmen Hayek için önemli bir hal alıyor.

Bir çok yayın organı taciz dosyaları hazırlıyor harıl harıl. 'Variety' dergisine #MeToo diyenlerin bir kısmı.

Weinstein aslında bir kırılma noktası oldu. Amerika’da kadınlar #MeToo etiketi altında birleştiler ve büyük bir kampanya başlattılar. Ünlü televizyoncu Charlie Rose’dan oyuncu Kevin Spacey’e kadar onlarca erkek hakkında iddialar ortaya atıldı. Tacizle suçlananlar arasında bir senatör bile var. Ve bu furya bitecekmiş gibi durmuyor.

Artık dünya eskisi gibi işlemiyor. Kadınla erkek her anlamda eşitlenememiş olsalar bile artık bu “maçolar” mahkemelerde terbiye edilmeye başladı. Çoğu ülkede toplumlar cinsel suçlara karşı müsamaha göstermiyor. Kadının hakkı yüksek sesle savunuluyor. Düşünün, Amerikan Başkanı Donald Trump seçilince dünyanın farklı noktalarında milyonları aşan kalabalıklar, “kadın”ların altında toplandılar.

Fakat yine de bir Hollywood aracında şanın şöhretin kadınları ne kadar etkilediğini, az sonra katılacağı programın sunucusunu ne kadar kolay tavlayabileceğini söyleyen bir zorba (“grab her by the pussy” meselesi elbette) Amerikan Başkanı seçilebiliyor. Dünya değişiyor ama maçoluğun iktidarı son bulacak mı, Weinstein’in ardından yetişen yapımcı nesil kadınlara karşı Weinstein’den farklı olacak mı, Amerika “trumpizm”den kurtulabilecek mi emin değilim.

Kişilerin iktidarı elbette yerle yeksan olabilir. Ya düşüncelerin?

 

DERİN KOÇER

 

YORUMLAR




DİĞER HABERLER