Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Poyraz Karayel'e 41 kere maşallah!
Sezon: 2 Bölüm: 41

Araba sahnesine gelelim mi? Müthişti. En son ne zaman bu kadar güldüğümü hatırlamıyorum bile. Çapraz sorgu sahnesinin üstüne çıktı, düşünün.

“Lan bu İsmail Karayel görünümlü Adil Topal değil mi?”

“Muadili bu.”

“Aynen, Muadil Topal bu!”

Ve asıl büyük soru Muadil Topal’dan geliyor, Meltem’e: “Sen niye bu adamın kucağında oturuyorsun?”

“Cinayet değil, nefs-i müdafa.” Taşkafa’nın ilgiyi kendinden çekmek için Zülfikar’ı harcamasına kızmadım hadi, Batman maskesiyle çok minnoştu Taşkafa Bey. Bir de Pamuk mevzusu var, hala yok ortalarda kuzucuk, adam psikopata bağlamış Kuzuların Sessizliği izliyormuş, yerler.

“Öpme yok, temas var.” İnatla diyorsun ki, gel beni döv. Sus Zülfikar sus, Sen Meltem hiç konuşma, ellerinle paketledin adamı zaten. Bir süre sizinle ilgilenmek istemiyorum.

Dip Notlar:

*Not ettik mi Baba’dan inciler defterlerimize: “Aşkın, sevginin raconu olduğu gibi, ayrılığın da bir raconu var.”

*Subliminal mesaj vol 2: Baba’dan Songül’e: “Torunum başka adama baba demeyecek.” Yani diyor ki: Yakında biri çıkacak ve aşık olacaksın Songül ama kavuşmak biraz ağrılı sancılı olacak.

*Sublimnal mesaj vol 3: “Hastanede virüs var, kan testi yaptırıyoruz.”  Birleştir Poyraz Junior’la.

*Subliminal mesaj vol 4: Sahneyi hatırlayamadım ancak benim pöti-pötikareli defterimde notu var, 39. bölüm için, aynen şunu yazmışım: “Bişi diyim mi, bu Sefer’le Poyraz kesin kardeş çıkar.” Fotoğrafla birleştir. Sefer dedim ben, hadi hayırlısı.

Şöyle bir durdum, okudum, bayağı ne hissettiğim belli değil. Kızmış mıyım, sevinmiş miyim, üzülmüş müyüm hiç anlaşılmıyor. Sevdim efendim sevdim, siz yapçaaanıızzz biz sevmicez, mümkün mü? Benim ki sadece, dünya üzerinde böyle insanların olmadığı kanaatimden kaynaklı. Aslında bakarsanız var da, Adil gibi korkunçları, İsmail gibi bir baltaya sap olamamışları, Begüm gibi kötülükten beslenen ruh hastaları var. Ama bir yandan da Poyraz gibi seveni, Sefer gibi adamı, Zülfikar gibi yumuk yumuk olanı da yok. Aslında Poyraz Karayel’i özel yapan yegane sebep bu da olabilir. Hem buradan izleri, bu koca yaşlı şişko Dünya’dan hem başka diyarlardan gibi. Hem ütopik sevgi bahçeleri hem gece karanlığında, lambası patlamış, köhne sokak arası. Evet evet, kesinlikle özel yapan bu.

41 şok edici ve neşeliydi. Baba’nın şiirinde az buçuk gözlerimiz de doldu. (Hüngür şakırt ağladı.) İsmail’i kaçırdıktan sonraki sahneler ve Poyraz’ın hamileliğe “Begüm mü hamileymiş?” tepkisi sağlam güldürdü. 41 kere maşallah diyelim. Nazar boncuğu emojisi yok di mi? Var olduğunu hayal edin, alın buraya birkaç. Emeği her geçene selam olsun, sevgiler, saygılar olsun, Ellerinize, düşüncenize, kaleminize sağlık. Tü tü tü, nazar değmesin. Güzel günler.

1 2 3
Buse Savaş
21/01/2016 11:52
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR