Oliver ve Felicity dışındakilerin garip tripleri sezonun yarısı boyunca devam etti. Diggle’ın geçen sezondan kalma “Oliver karımı kaçırdı, ben onunla arkadaş olmam,” muhabbeti daha sonra yerine “Kardeşim pis bir adammış, onu yola getirmem lazım,” haline geldi. Diggle öldü sandığı kardeşini buldu ama onun HIVE’la ilişkisini hala çözmeyi başaramadı. Lüzumsuz tripleri sezon sonuna kadar bizimle kalacaktır. Thea’nın lüzumsuz tripleriyse şimdilik sona ermiş görünüyor. Lazarus Pit’in etkisiyle yaşadığı vahşilik, babasının ona yaptıkları iyilik denemelerinin sonunda Damien Darkh’ın elinde ölümden dönmesiyle sonuçlanmış görünüyor. Darkh insanın içini kurutuyor ama Thea’ya fazlasıyla iyi gelmiş gibi.

Triplerin şahı Laurel Lance tamamen Black Canary olmuş gibi görünüyor. Sezonun ilk yarısını son derece faydalı bir işle geçirdiği söylenebilir. Thea’nın Lazarus Pit’le nasıl hayata döndüğünü öğrenip imkansızın peşine düştü. Nanda Parbat’a gidip Sara’yı hayata döndürdü. Tuhaf ve saçma gelmişti ama sonunda Canary geri döndü. Epey sancılı bir dönüş süreci geçirdi, Lazarus Pit’in etkisiyle özellikle. Sonunda Oliver ipleri eline alıp, TV’de görmeyi çok sevdiğimiz Constantine’i yardıma çağırdı ve artık taptaze bir Sara var önümüzde. Düzeldikten sonra Arrow’da izleyememiş olabiliriz ama zaten Legends Of Tomorrow geliyor. Doya doya izleyebileceğiz. Tıpkı Ray Palmer aka ATOM gibi. Geçen sezon Palmer Tech’teki patlamadan sonra akıbeti Damien Darkh’ın eline düşmek olan minyatür ATOM da Legends Of Tomorrow’un en önemli (ve yakışıklı) kahramanlarından biri olacak. Arada da aşkı Felicity için (Tabii yaşarsa) Star City’de boy gösterecektir.

Star City… Her zaman karanlıktı, yazarların Batman takıntısının uzantısı olarak Gotham’ın tarzıyla uyumluydu. Ama hiçbir zaman bu kadar karanlık değildi. Arrow şehri karanlıktan çıkarmayı üç yıl boyunca başaramamıştı. O da yeni bir yöntem olarak Green Arrow kimliğinin arkasına sığınmayı tercih etti. Şu anda yeni bir yaklaşım tercih ediyor. Hem karanlıkta hem aydınlıkta savaşıyor. Geceleri Green Arrow, gündüzleri şehrin belediye başkan adayı olarak boy gösteriyor. Bakalım neler yapabilecek?

Son sözüm Lian Yu’ya. Çok özlemişim gerçekten, her bölümdeki Lian Yu kısımlarını yutarcasına izledim. Oliver’ı geçmişindeki ilk kez yalnız görme fırsatına erişiyoruz. Bu kez düşman adanın yerlileri değil, bana Slade Wilson kadar tehlikeli de görünmüyorlar ama Oliver bu kez tek başına olduğundan yine bir sıkıntı var. Zaten sezon arasına giderken Oliver foyası ortaya çıkmış bir şekilde adadaki askerlerin arasında kalmıştı. O yine bir şekilde kurtulacak biz de yine bir şekilde Arrow izleyeceğiz nasılsa. Sezonun kalanını da hevesle bekleyenler el kaldırsın.