Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Oyun bitti mi?
Sezon: 1 Bölüm: 36

*Aç yıldız, Ömer'e aç, en çok ona aç. Gülmedi yüzü, güldürün dostlar, bugünlerde en çok buna ihtiyacı var. Birincisi, Fikret'e başka bir gözle bakmayı aklının ucundan bile geçirmediği, Defne "Hangisi eğlenceli, iş mi Fikret mi?" diye sorduğunda çok açıktı. "Ömer Gallo'ya nasıl güvendi?" diye soranlar var. Güvenmedi. İnandı diyelim. Şöyle ki, Ömer zaten Fikret'i takmıyordu, Sapanca'ya peşinden koşmak için gitmedi bile. Gallo Ömer'in dikkatini, "kadın ruhundan anlamıyor" diye egosundan sarsarak çekti. Zaten antipatisini kazandı bu anda da. Ama sonrasında, Sinan'ın ve aşık olduğu, ağzından çıkan sözlere saygı duyduğu Defne'sinin "muhteşem biri, aman da şöyle iyi" yorumlarından haliyle, köşeli bakıp bakmadığını düşündü. Evet biz bunları görmedik, zaten görmemiz gereken ne görüyoruz?

Sonra da Fikret'i tanıdı, zaman harcadı, çalışmaya başladı, iş konusunda uyuştular ve Fikret karşısında gerçekten delikanlı bir duruş sergiledi. Parayı önemsemediğini söyledi, hayır işleri dedi Ömer'i can evinden vurdu falan filan. Haliyle, Sinan'dan Gallo'nun Cherrie'yi seçtiği haberini alan Ömer sarsılmayacak da ben mi sarsılacağım? Koskoca Fikret Gallo ya hani, sözünün de senet olması gerekirken, Ömer için hayal kırıklığı oldu. Benim için hayal kırıklığı olan, Ömer'in Gallo'ya hesap sorması değil, suçlaması ve yargısız infazda bulunması. Çünkü Ömer'in biraz olsun törpülenmiş olmasını, biraz olsun buz dağının yumuşamış olduğunu görmek isterdim. Ömer için hayat, "Keşke açıklamanı çizimini Tranba'ya satmadan yapsaydın Defne," cümlesinde olduğu gibi. Ve işte, Ömer'in gözünde Fikret'in yaptığı, kendisiyle alay edilmesi gibi. Hayatta eylemlere bakan bir adamın normal tepkileriydi onlar belki ama Etkileyici Sinyor İplikçi, yıl olmuş 2016, bölüm olmuş 36, biraz daha sakin. Ne kadar kızarsak kızalım, Fikret, Defne'nin Ömer'e gidebilmesine sebep oldu, alıp bağrımıza basacak halimiz yok tabii yine de ama Ömer bunu öğrendiğinde, düşünceleri değişecektir.

"Defne ile yaşamadı bu anı, ona hesap bile sormadı," diyenlere de, Ömer Defne'nin karşısına geçip, bağıracak bir adam değil derim. Çünkü bunu sadece bir kere yaptı, 3. bölüm'de, güvenip tasarımını emanet ettiği asistanına. Ama ondan sonra, Ömer Defne'nin karşısına geçmek için, hep sakinleşmeyi bekledi. Yalnız bundan sonra, ben Ömer'den de, tepkilerinden de korkarım. O savaş, ne Cherrie'ye, ne Yasemin'e, ne Fikret'e ne de Defne'ye. O savaş Tranba'ya ve bu savaşta herkesin tarafını seçmesi gerekecek. Ben işte Tranba'nın yanında olana acımayacak Ömer'den korkarım. Defne o tarafta kalmak zorunda bırakılırsa, Defne de korksun, ne diyeyim, tutup kolundan Ömer'in tarafına itecek güç bende değil. Her anınız adrenalin, her anınız çetrefil, vallahi şiştim! Barış Arduç'un oyunculuğuna da diyecek kelime bulamıyorum, diyorum ya ben Ömer'den korktum. Yalnız bir ara kendisinden saklanan şeyleri öğrenirse Ömer, evini ateşe falan vermezse öfkesine inanmam mümkün değil, aşağısı az kalacak.

*Oyun sözde bitti. Sanırım Defne için bitti yani. Ömer'e anlatıp anlatmayacağını henüz düşünmediğini duymak, sinirlerimi biraz olsun yatıştırdı. En azından anlatma ihtimali var imiş. Aklın yolu belki aynı yere vardırır bizi Defne ile. O her şeyi halledip konuşmanın en doğru olduğuna inandırmıştır belki kendisini. Benim gözümde oyun, Ömer herşeyi öğrendiğinde biter. Ömer'in bir gün nasıl öğreneceğini zaten hiçbir zaman kestiremeyen bizlerin yaşayacağı en büyük yıkım da, Fikret ihtimali olur sanırım^^ Bunu da dile getirmekte kocaman bir yarar görüyorum.

1 2 3 4 5 6 7
Dilara Pamuk
06/03/2016 16:02
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR